AleviSesi

Alevilik, Hz. Ali (a.s)'ın yolundan gitmektir.

Köşe Yazıları

Haberleri Yönlendirenler, Ezber Bozanlar, Üç Maymun Oynayanlar ve K. Iraktan Çekilmek Üzerine Bir Yazı

Günümüz medyası kitleleri yönlendirme konusunda önemli bir unsur olarak gözüküyor. Öyle ki medyanın içine girip yazı yazmak için egemen güçlere biatlı olmak şart koşuluyor. Her medya grubu bu noktada çok titiz ve seçici davranıyor.Haklılar çünkü cılız bir ışık bile birçok karanlığı aydınlatabiliyor.Baksanıza pek çoğunun küçümsediği ! bayan Bülent Ersoy un iki çift lafı bile birçok
insanı telaşlandırdı,çünkü ezber bozucuydu.Herkesin ‘şehit edebiyatı ‘yaptığı,’Ordunun gücüyle ‘övündüğü,’astık,kestik’ edebiyatında olduğu bir süreçte anaların dramını hatırlatıyordu.Sonrasında bundan etkilenen bazı yazarlarda öldürülen teröristlerin de anaları olduğunu hatırlattılar.Nihayetinde ortalık değişik bir bakışla aydınlanmış oldu.

Yıllar öncesinden hatırlıyorum ‘Alevilikle ilgili’bir televizyon prağramın da Bülent Ersoyda vardı ve kendisine ayrılan kısa bir zaman süresinde ‘Hz.Alinin hakkını yediler’diye bir nidada bulundu yine aykırı bir tavır koymuştu.O zaman birçok arkadaşımız onun delikanlı! olduğunu düşünmüştük.Delikanlılığı cinsiyet ayrımında arayanların bunun yürek işi olduğunu kabullenmeyeceklerini de biliyorduk.Tabi
doğal sonuç olarak Alevilik konusunda kimse Bülent hanıma bir daha söz vermedi.Ezber bozmanın bedeli her zaman olmuştur,bozulan ezberin önemiyle ilgili bir durumdur.Savcılığın soruşturma başlattığını basından öğrendik,savunma kutsaldır ama böyle bir çıkışı savunmak sanıyorum ki daha da kutsaldır.Bülent hanımı savunacak meslektaşımın şehit ve terörist analarını bu yargılamada şahit olarak dinletmesinin de ezber bozacağını düşünüyorum.
Bir başka yönlendirmede K.Irak harekatı
konusunda yaşandı ve tüm dünyaya amerikanın isteğiyle harekatın sonlandırıldığı mesajı verildi.Oysa bu harekat bekleniyordu ve beklenmedik zamanda yapılması dahi bunun kendi özel şartlarıyla
düzenlenmiş ,planlı bir harekat olduğunu gösteriyordu.Planlayanların süresini planlamamış olmaları zaten mümkün değildi ve doğal olanda başlangıç tarihi nasıl gizlenmişse ,geri çekilme tarihide gizlenmek zorundaydı,zira biraz aklı olan bilir ki geri çekilme en hassas aşamadır,savunmanın en zor olduğu andır ve tabi ki davul zurnayla duyrulmaz.Zaten Genelkurmay başkanı bir yıl da sürer,bir günde ‘derken bunu söylemeye çalışıyordu.Ama tam bu sırada Amerikalıların haberleri yönlendirme stratejisiyle çekilmenin onların isteğiyle yapıldığına tüm dünya inandırıldı,bir taşla birçok kuş vurmuşlardı.Güçlerini göstermiş oldular,k.ırak Kürtlerine karşı sempati kazandılar,aba altından sopa bile göstermiş oldular,nede olsa dünya haber tekeli ellerindeydi.Planlı bir harekatı sabote ettiklerine inandırdılar,çünkü çekilme olayını gözlemleriyle öğrenip oyuna bu şekilde girdiler,yani zamanlamaları takdire şayandı.Aynı şeyi saddam sonrasında Irakta da yapmışlar ve tüm dünyayı seçim istediklerine inandırmışlardı.Oysa amerikanın istediği Afganistanda yaptıkları gibi atama bir kukla yönetimiydi,ama Ayetullah sistaninin bunu görüp seçim istemesi üzerine Amerika planın yürümeyeceğine inanıp seçimi kendisinin istediğine tüm dünyayı inandırmıştı.Yine bir taşla birçok kuş vurmayı düşünmüştü,zaten demokrasi istemiyorlar mıydı? Kimse olayı sorgulamadı ve Şiileri işbirlikçilik yaparak amerikanın koyduğu! Sandığa gitmekle suçladılar ve bazıları da güya sandığı reddeden grupları devrimci! diye sundular.Oysa orada gerçek devrimci amerikan planını önceden görüp o koşullarda seçimi yaptırmayı başaran Ayetullah sistaniydi. Amerika demokrasiyi seçimi bu kadar istiyor idiyse kuveyti işgalden kurtardığında neden seçime gitmeyipte ülkesinden kaçan Kuveyt emirini yeniden tahta oturttu diye kimse sormadı bile ,soruldu tabi ama hiçbir medya bunu yazmadı,yazamazdı.

Zaten son İsrail saldırılarına karşı amerikan politikalarını belirleyici kabul eden duymadım, görmedim, konuşmuyorum diyen birleşmiş milletlerden bir şey beklemekte doğru olmasa gerek.Herşey dünyanın
adalete susmaış ve muhtaç olduğunu işaret ediyor ve bu dünyada her duygunun nesnel bir izdüşümüde bulunuyor.Yani dünyayı adaletle dolduracak bir kurtarıcının gelmesi zorunluluk olarak gözüküyor.Ezber bozmakta O’nun zuhurunu çabuklaştırıyor.Sırf bu nedenle dahi ezber bozucu düşünmek önemlidir,fesat ortamında daha da önemlidir,hatta eğer ataların yolu konusunda şüphemizi canlı tutup ilahi anlamda doğru bir iş yapmak istiyorsak ezber bozma konusunu ilahi bir rehber olarak dahi düşünebilmeliyiz.

Teoman Şahin
The following two tabs change content below.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.