AleviSesi

Alevilik, Hz. Ali (a.s)'ın yolundan gitmektir.

Alevilik

Osmanlıya Göre Kızılbaş

Osmanlıya Göre Kızılbaş

Uhud harbi sırasında Hayberin fethinde ve daha sonraları da dahil olmak üzere KIZILBAŞ sözünün doğumuyla ilgili birçok rivayet bulunmaktadır. Osmanlı BAŞLARDA Türk-Türkmen kitleyi KIZILBAŞ olarak belirliyor. Bu kelime Safevilerin etkisinin görülmeye başlanmasından sonra ise Erdebile bağlı olanları ifade için kullanılmaya başlanıyor. Yani nihai aşamada Kızılbaş kelimesi Erdebile yönelmiş olan Türk-Türkmen kitleleri anlatıyor, Erdebil bağı yada ilişkisi olan kürtlerde bu gruba dahil ediliyor, yani belirleyici unsur ERDEBİL İLİŞKİSİ oluyor, kabul ediliyor. Osmanlının gözönünde kızılbaşlık olayı ERDEBİL ile ilgili bir olay olarak Anadolu tarihindeki yerini alıyor…

Şah İsmail’in atalarından olan Şeyh Cüneyd ve Şeyh Haydar ordularını diğer ordulardan ayırmak içir KIRMIZI RENGİN kutsallığından da yola çıkarak kızıl başlıklar yada külahlar giydirmişlerdir.

Erdebil taraftarıda kendilerini ayırd etmek için yapılan bu eyleme sahip çıkmışlar ve üstelik KIZILBAŞ sözünü de kullanmışlardır. Dolayısıyla Erdebil Şeyhlerinin Anadoluya girip çıkmaları Anadolu içlerinde savaşmaları sonucunda Anadolunun yerli halkları ve Anadolu beylikleride onları KIZILBAŞ namı ile tanımışlardır. Anadolu da Erdebil sempatizanı olan halkta bu olayı benimsemiş ve aynı deyimi kendilerini ifade etmek için sık sık kullanmışlardır. Hatta bu olay Pir Sultan’ın bir dörtlüğünde oldukça açık olarak anlatılmaktadır:

GİDİ YEZİD BİZE KIZILBAŞ DEMİŞ,

BAHÇEDE AÇAN GÜLDE KIRMIZI,

İNCİNME EY GÖNÜL NE DERLERSE DESİNLER

KUR’AN-I DERCEDEN DİL DE KIRMIZI,

Temel olarak Alevilik’le aynı anlama gelen ve hiçbir farkı bulunmayan kızılbaş kelimesi Osmanlının gözünde ONİKİ İMAM yolunda çalışanları ifade eden, yada onlar için kullanılan kelime olarak siyasi bir içerik kazanmıştır. Bundan sonra da Alevileri kötülemek için sık sık kullanılır hale gelmiştir.

Bu durumu meşrulaştırmak isteyen ve dinini dünyasına satan din adamlarıda “KIZLBAŞIN KATLİ VACİPTİR.” Diyerek siyasi otoritenin isteğine uymuşlardır.

SONUÇ OLARAK;

OSMANLI, KIZILBAŞ KELİMESİYLE ONİKİ İMAM YOLUNU YAYMAYA ÇALIŞANLARI İFADE ETMİŞTİR. SAFEVİ İLE OLAN İLİŞKİYİ KIZILBAŞ KELİMESİYLE İFADE ETMİŞTİR.

ÖZ İTİBARİYLE VE PRATİK OLARAKTA ALEVİLİK VE KIZILBAŞLIK AYNI ANLAMA GELMEKTEDİR. KIZILBAŞLIĞI, ONİKİ İMAM KAYNAKLARININ BULUNDUĞU YÖN’Ü GÖSTEREN İFADE OLARAK DA ANLAMAK GEREKİYOR. HER ALEVİ KIZILBAŞTIR, HER KIZILBAŞTA ALEVİDİR.

2 thoughts on “Osmanlıya Göre Kızılbaş

  • oguz

    1.Eski türkmenler börk denilen bir başlık giyerlerdi bunun için kızılbaş denmiş.
    2.hz.Ali efendimiz bir savaşta başıdan yaralanır ve yaralı yere beyaz bir bez bağlar oda kandan kırmızı olur ve alevi kardeşlerimiz onu hatırlamak ve o nun acısını hissetmek için kırmızı kurdela bağlarlar bunun içinde kızılbaş kelimesi kullanılır . bemim bildiğim bunlar.

    Yanıtla
  • bağımsızlık

    Hz. Ömer’i anlatırken, ‘Fırat’ın kenarında bir koyun kaybolsa bunun hesabını Hazreti Ömer’den sorarlar’ denir. Malum bizim bazı dinciler bu sözleri etkilemek için çok kullanır . Akp lilerde varmı bu sağlam duruş nerde emperyalistlerle dizdize mazlum halklara , emekçilere , ezilenlere kan kusturmakta bunlarada demokrasicilik maskesi geçirterek sapına kadar pisliğe , karanlığa bürünmüş bu bukalemunlar . Bunların ettiklerini başkaları etselerdi vallahi kazığa oturtulmuşlardı şimdiye dek ! Ne denmeli bu durumlar için inançla beraber sömürmek denir kısaca . Bütün dünyada sömürüyle din beraber çakışıyorsa manidar değilmi başkaları etkili olamıyorda din tüccarları niçin , düşünülüp tartılması gereken vakadır halkın üzerindeki etki . Gerçekçi olmalı sadece bunları suçlayıp diğerlerini , kendimizi tertemiz çıkarmak mantıklı olmaz fakat sıraya koyarsak akp liler ve benzerleri önlerdedir . Ondan zaten böyle konuşuyoruz gidip limon satacak halimiz yok , muhalefetle falan uğraşacak değiliz herhalde sonuçta iktidar değilmi sağ asırlardır ? Sonuçta fıratın kenarında bir koyun kaybolsa önce iktidardan soracağım herhalde , neden , niçin oldu ? Halk nasıl araklanıyor , yerli – yabancı ultra komprodorlar ülkeyi kendi özel çiftlikleri etmişse soracam , Dünyanın en fahiş fiyatları , insafsız vergilerle durum idame ediliyorsa , üretim bitirilmişse , anadolu açlığa – fukaralığa terkedilmişse sorarım , sosyal huzursuzluklar – bunalımlar , dejenarasyon tavan yapmışsa sorarız gibi milyonlarca soru , talep . Hayret bişey başkalarına yansıtma ,inkar etme , karşıt argüman geliştirmeye evriliyor akp liler vede yağdanlıkları kotarmaz kardeşim kotarmaz . Birkaç kemik yığınıyla , memurusluklarla , sadakalarla felan biryere kadar halk uyanmalı , uyarmalı bu kötü , sömürücü gidişatı tasvip etmemeli , olaylara farklı pencerelerden peşinhükümsüz bakmalı yoksam ülke dibe vuruyor heryönden . Sadaka alıp kendinden geçmişler senin sırtından kepçelerle araklamaktalar kılıfınada uyararak kimseleri ürkütmeden . Ülke , değerler , kaynaklar elden uçmakta tüyü bitmemiş yetimler , garip – gurabalar borçlu doğmakta . Çok söz söylenir bu yönlerde ama artık uyanmalı , örgütlenmeli , kurtuluş savaşındaki beraberlik ruhu tekrar kazanılmalı Anadolu ayağa dikilmeli .İşgalci , küffar , sömürücü işbirlikçiler cezalanmalı , çaldıklarına el konulmalı çünkü herkesin alınteri var çalınanlarda . Üçüncü cihan harbinde bunlar için gidip bedel vermeyede değmez gitsinler kendileri dövüşsünler kesinlikle halk bilinçlenmeli , mahale , belde , sokak , ev , kent örgütlenmeleri sağlanmalı . Namuslu medya , duyarlı yazar – çizerler filan aracılığyla bu örgütlenme kavratılıp , hızlandırılmalı . Evet herkese , çocuğa , anaya , dedeye , babaya , kadına , işçiye , köylüye yani herkese büyük görevler düşmektedir . Eskide yaptı bu duyarlı , namuslu , samimi halk bugünlerdede başarabilir , umutsuzluğa düşmememeli . Böyle düşünen milyonlarca vatandaş var ülkede başarılı olursak bu kazanımları diğer ezilen dünya halklarıyla ortaklaştırarak , örnek olarak dahada güçlendiririz . Dünyanın , mazlumların üzerlerindeki bu ölü toprağını atıp , onurlu duruşlarını kazanması elzemdir . Birçok işaret fişeği , kıvılcım , çalışma var çevremizde , diğer ülkelerde yeterki kendimize inananalım , kararlı , idealist olalım . Nemelazımcı , küçük – dar hesapların peşinde yuvarlanmayalım evet tarih bunu dayatıyor . Ezilenlerin yeri kuytular , foseptik çukurları olmamalı bizleri hakir görüp , köle olmaya laik görenlerle hesaplaşmalı . Bu insanlık ateşini yakıp sonsuza dek harlandırmalı bizlere düşen en büyük görev bu olmalı . Çok sözler edilebilinir bu yönde aklı başında olanlar , büyük tartanlar , namuslular , halkını sevenler elini taşların altına koymalı , kaçmak olamaz bu insanlık kavgasında !

    Yanıtla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.