AleviSesi

Alevilik, Hz. Ali (a.s)'ın yolundan gitmektir.

E-mail Arşivi

Neler Oluyor? Neler Olacak? Neler Olmalı?

Neler Oluyor?

1985 ten sonra yaptığımız bazı analizleri 1995 yılında baskıya sunduğum ‘Alevilere söylenen yalanlar-1,Bektaşilik soruşturması ‘isimli kitabımda kamuoyuna aktarmıştım.
Kitabın 9.sayfasında :

‘Bir grup ise Anadolu Aleviliği kelimeleriyle ifade ettikleri bir saptırma saptamayla BEKTAŞİLEŞTİRME OYUNU oynuyorlar.Alevileri RESMİ DÜZENİN ayrılmaz parçası yapmaya çalışıyorlar.Masallar ve çarpıtmalarla UYUTMA,OYALAMAYA çalışıyorlar…..Bunların hepsi birinci aşamada ONİKİ İMAMCI YAYILIŞI ÖNLEMEK İSTERKEN ikinci aşamada alevi toplumunu belli bir organizeli örgüte yada otoriteye yada belli bir merkeze bağlayarak DENETİM ALTINA ALMAK YÖNLENDİRMEK VE KULLANMAK İSTİYORLAR.

Bir kısmı diyanet içerisinde yer almak isterken bir kısmı da sanki farklı bir çözümmüş gibi diyanet dışında fakat başka bir kuruluştan mesela kültür bakanlığından pay alacak…Herhangi bir bakanlık bünyesine bağlı ve bütçeden pay alan ve adında diyanet kelimesi olmayan Alevi yapılanması isteyenler bulunuyor.Alevi halkın yaşadığı yerlere cemevleri kuralım dedeler yetiştirelim,bütçeden pay alalım diyenler bulunuyor……’diye yazmıştım.

Bu basit bir analizdi,bizimle teorik kavgasını yapanlar 12 imam yolunun yayılmasını önlemek için kültürün din yerine geçmesi ama kontrollü geçmesi gerektiğini düşüneceklerdi.1994 ten itibaren bu proje yürürlüğe kondu.Plan bütçeden milyarlar cemevleri için verildi,belediyeler arsa tahsis etti ama bütün bunlar Sünni Müslümanları kışkırtmamak ve alevileride uyandırmamak için sanki devlete rağmen zoraki dış baskılarla yapılıyormuş havasında sunuldu.

Oysa cemevleri yapımını,dedeler yetiştirilmesini erbakandan,fettullaha ,ecevitten ,Baykal ve çillere kadar herkes destekledi.

Zaten ilk meblağlar Çiller-Erbakan koalisyonunda dağıtılmaya başlandı.İzzettin doğan Ecevit koalisyonunda ikibin dede kadrosu üzerinde anlaşma yaptı,müjdeyi dedelere vererek binlerce dedenin katılımıyla dedeler toplantısı bile yaptı.

Şimdi ABD nin ılımlı İslam projesinin Türkiye-alevi ayağı olan bu projeye AKP de katılıyor.Gündemde adı geçen Bektaşi Reha çamuroğlu çeşitli denemelerden sonra bu iş için uygun bulunan basit bir taşerondur ve diğer Bektaşilerde bu olaya katılacaktır.

Yani anadoluda yaşayan ve kendisini alevi olarak isimlendiren insanlar bizim Bektaşilik dediğimiz bir kültürel sentez etrafında cemevlerinde toplanarak buradan yönlendirilecekler,yönetilecekler,denetlenecekler.Bu nedenle de cem,semah,saz ,dede gibi kültürel unsurlar dinsel ritüeller gibi,ibadete ait normlar gibi halka sunulacaktır.Zaten kültürel altyapısı olan bu unsurların din diye algılanması da kolayca sağlanacaktır.YANİ OLAN BUDUR.

Neler Olacak?

Peki sonrasında ne olacağını biliyorlar mı?Yıllardır bunu göstermeye çalışıyorum.Öncelikle söyleyim ki Niyetler farklı farklı birileri bu formülle Amerika ve yandaşlarının Şiileşme tehlikesi! Diye adlandırdıkları 12 imamcı islami anlayışı önlemeye çalışırken bazıları buralara yani kurulan cemevlerine dede yanında diyanetten Sünni hoca atayıp Sünnileştirerek izole etmeyi düşünüyor,kimisi de bu cemevlerinin islamın dışında yeni bir dinsel anlayış olarak hiristiyanlıkla eşgüdüm içerisinde gelişecek ve AB ile uyuma katkı sağlayacak bir yer olarak düşünüyorlar.İllegal terör eğilimli örgütlerde boş durmayacaklar tabi.Sonuçta cemevlerinin oturduğu her zemin bir mücadele ortamı olacak ve buralarda meydana gelecek nüfuz alanları iç çekişmelere sahne olacak,müthiş başağrıları olacak.Güneydoğuda sorunu olan,ekonomik sorunu olan,işsizlik sorunu olan sivilleşme sorunu olan,demokratikleşme sorunu olan ,gelir dağılımı sorunu olan ülkemizin yeni ve kuvvetli bir iç sorunu daha olacak.

Cemevlerine dede ve zakir atandığında halk ozanıda atanmak gerekecek,Sünni hoca atanmak istendiğinde bazı yerlerde çatışmalar çıkacak,İslam dini yanında yepyeni bir dini anlayış gelişecek palazlanacak,zaten şimdi bile bazı Bektaşi kuruluşları Müslüman olmadıklarını seslendirmeye başladılar bile.Nüfusun %99 u Müslüman dediğiniz ülkede bu oranı dahi telaffuz edemeyeceğiniz gelişmelere doğru gidilecek ve bu hiçte sancısız olmayacak.Bunlar olurken iç ve dış bölücü ve bozguncu güçlerin boş durmayacağını da hepimiz biliyoruz.Onlarında olaya maddi destek ve artniyetlerle girdiğini düşünürseniz nasıl bir belaya karşı koşar adımlarla hem de kendi elimizle gittiğimizi görürsünüz.

Detaylara girmiyorum bu noktada kimseyi iyiniyeti dahi kurtaramayacaktır.

Tehlikeye aldırmayan yada inanmayanlara Osmanlının geçmişte yeniçeri-bektaşi gelişim süreci içerisinde yaşadıklarına bakmayı öneriyorum.Kendi ordusunu 1826 yılında ortadan kaldıracak ölçüde iç savaş yaşayan Osmanlı bu tarihten yaklaşık bir asır sonra kendiside ortadan kalkmıştır.Gazi ve sivas olaylarında da buna yakın tahliller yapılablir.İzin verenler,seyredenler ve katledenler hepsi aynı cephedeiydiler.Yani bu formül Türkiyeye zarar verecek , bölecek bir formüldür ve bunu aleviler değil Aleviler adına piyasaya sürülen ve Siyonist işbirlikçi görsel ve yazılı medyanın desteğiyle flaş isim yapılan taşeronlar ve üç beş oy uğruna AKP iktidarı istemektedir.Başbakanın Abd dönüşü veya işbirlikçi ssudi kraının ziyarete gelişi ardından bu projenin dillendirilmeside belki başka anlamlar taşıyabilir.ÇÜnkü hepimiz biliyoruzki şii gelişimi bu zalimlerce en büyük tehdit olarak algılanıyor.Kimlerin bu işin arkasında olduğunu herkesin düşünmesini öneriyorum.

Neler Olmalı?

Hepimiz doğru bilgiden yana olmalıyız.Halk dalkavukluğundan,popülizmden vazgeçmeliyiz.Bugünkü küçük çıkarlar uğruna geleceği ,nesilleri ve mahşerimizi tehlikeye atmamalıyız.

Kuran bize doğruyu gösteriyor.Peygamberimiz ve 12 imamlar bize doğruyu anlatıyorlar.İslamiyette cem,cemevi,semah,saz,dede gibi dinsel unsurlar yoktur.

Bu gerçeği alevi ve Sünni halkımıza anlatmalıyız.Bunu devlet kurumları yapamaz bunu sivil aydın yada örgütlenmeler yapmak zorundadır.Sivil örgütlenmeler bünyesindeki dinsel söylevlerle bunu halka aktarmalıdır.Din diyanetin tekelinde olduğu sürece sivil Müslümanlar böylesi bu tip dengeleri kurmak zorundadır.

Alevi halkı binlerce yıldır kendisini 12 imamcı,Caferi kabul etmektedir ama çeşitli nedenlerle yolunu öğrenememiştir,eğer birileri gerçekten samimiyse insanların dinsel tercihlerini öğrenebilecekleri düzenlemeleri yapmalı yasakları kaldırmalıdır.

Dünyada 300 milyonu aşkın Caferi vardır ve her alevide Caferi olduğunu söylemektedir ,o halde buradaki doğal gelişmeyi önlemek için türlü türlü cambazlıklar yapmaya gerek yoktur.Zira İslam dinini az buçuk bilen herkes biliyor ki Hz.Alinin yolunda yada 12 imamların yolunda cem,semah,saz dede gibi unsurlar yoktur.

Bunlar çeşitli kavimlerin kültürel olgularıdır ve kimsenin kültürel unsurları dinsel olgularmış gibi sunmaya yeni yeni bidatlar yada dinler türetmeye hakkı yoktur.

Gerçeği sadece ve yalnızca gerçeği savunmak dahi bu sorunumuzu çözecektir.Kafasında tilki olmayan herkes bu gerçeği bilmektedir.

Cemevi islamın ibadethanesi değildir,islamın ibadethanesi mescid yada camilerdir.Kimsenin yok zikirhane yok tarikathane diye olayı hoşgörmesi kabul edilemez çünkü islamiyette tarikat diye bir olayda yoktur,bunlar kültürlerin hegomanyasından kaynaklanan örgütlenmelerdir.

Kültürlere destek ayrı bir konudur,kültürlerin din gibi sunulması ayrı bir konudur,karıştırılmamalıdır.

Bu ve benzer konularda genelde her Müslüman özelde her Müslüman aydın vebal altındadır.Herkes mahşeri durumunu düşünerek yada öncelik vererek halka doğruyu söylemelidir,hatta Allah rızası söz konusuysa öncelikliyse gerekirse halka rağmen halka doğrular söylenmelidir.

Yıllardır bu görüşlerimi yazıyor ve yayınlıyorum,bize düşen hücceti tamamlamaktır.Başbakanada bizzat mektupla bu işin islama ihanet olduğunu devam ederlerse burada değilse bile mahşerde hesaplaşacağımızı yazdım.Tüm müslümanlara sesleniyorum,bu büyük tuzağın parçası olan herkesle eninde sonunda hesaplaşacağız.Kimse 12 imam yolundan,ehli beyt yolundan korkmamalıdır,Caferilik islami ve doğal bir olgudur,Müslüman müslümanın ancak kardeşidir.Kötüniyetlilere ,cahillere ve iyiniyetli saflara sesleniyorum:

Allah dışında taptığınız hiçbir gücün mahşerde size faydası olmayacaktır.Alevileri kendi haline doğal gelişim sürecine bırakılmasını tavsiye ediyorum.Nihayetinde bu bir seçimdir herkes seçiminin sonucuna mahşerde katlanacaktır,karşılığını alacaktır.ALEVİLERİN KENDİ İÇ BÜNYELERİNDE ÇÖZMELERİ GEREKEN BİR SORUNA DEVLET YADA İKTİDAR MÜDAHİL OLAMAZ,doğal gelişim sürecini etkileyecek her müdahale yeni sorunlar çıkaracak bundan herkes zarar görecektir.

Ehli beyt vakfı kurucu vekili ve basın sözcüsü

Teoman Şahin

One thought on “Neler Oluyor? Neler Olacak? Neler Olmalı?

  • doğuş

    aleliği yanlış anlatıyorsunuz sitede ardım cem ibadeti yok namaz var:(

    Yanıtla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.