AleviSesi

Alevilik, Hz. Ali (a.s)'ın yolundan gitmektir.

Köşe Yazıları

Giderken Yalnız Gitmeliler

Çelişkiler ve savrulmalarla dolu, ilkesizliği ilke edinmiş, edilgen bir politik yetersizliğin ülkeyi getirdiği son nokta.  İçeride ve dışarıda tam anlamıyla politik rezalet.  Son vukuat savaş uçaklarıyla yolcu uçağı indirme. Gerekçe silah taşınması; Rusya savaş gemileriyle silah taşımayı düşünememiş olsa gerek ya da Davutoğlu’ balıkçı takalarıyla Rus savaş gemilerini durdurur diye kortular belli ki.

Donkişot tan alırsan aklı olacağı budur. “ Hasan Celal güzeline sorarsan İran’da kimmiş bir tokatlık canı var. Şamil Tayyara sorarsan İran’ın Suriye’nin füzeleri; -tayyar1- füzelerinin yanında çerez kalır, üç saate Şam’a beş saatte Tahrana gireriz.  Bakmayın Uludere katliamının doğru düzgün izahının yapılmadığına,  Suriye hava sahasını ihlal eden uçağın nasıl düşürüldüğünün bile henüz çözülmediğine, Gaziantep bombasının, Afyon bombasının kamuoyuna nasıl unutturulduğuna bakmayın.

Suriye tarafından Akçakale’ ye gelen top sorunu yirmi dört saatte nasıl da çözdük değil mi! Üstüne savaş tezkeresi bile çıkardık. Bu hızla kahvenin yemenden gelmesine gerek de kalmaz Cuma namazından sonra yola çıktık mı pazara kalmaz kahveyi Yemen’de içeriz. Obama’ nın dostluk göstergesi beysbol sopasını yanlışa yormayın ha gerekirse biz Roma’yı da yakarız.

Öyle, uluslar arası mahkemelerce soykırım suçlusu kabul edilen Sudanlı Ömer ile savunma ve eğitim alanında işbirliği yaptığımıza,  İlkel Suudi ve Katar şeyhleriyle kanka olduğumuza bakmayın. Iraklı bombacı Haşim’inin idam cezasıyla yargılandığına da bakmayın. Kararı veren sekiz kişilik yüksek mahkemenin beş üyesinin Sünni olması önemli değil, Interpol tarafından aranması da. İsrail’e one minute çektik diye ticaretimiz %40 artmayacak değil ya siyaset başka ticaret başka. PKK’ yi barındıran da Barzani değil Esad, onun için Türkiye Barzani’yle gurur duyuyor, hem oda bir Sünni, Öcalan’da tabii.

Biz muhafazakârız insani ilkeler gerekçesiyle Alevi Esad’ ın gitmesi için El kaide- ihvan- öso–yezit tugayı gibi terör örgütlerini destekliyorsak tamamen insanlık adına yapıyoruz.  Her ne kadar Suriye halkının % 80 i Esad yanlısı ve emperyalizm karşıtı olsa da aslolan canlı canlı insanları yakan, başını kesen ve binaların çatısından atan Muslim brotherlerdir.  Onlar gerekli fetvayı almışlardır zaten. Şiilerin-Alevilerin katli vaciptir öyle diyor cüppeliler.  Her ne kadar  “Çarşı grubu muaviye ye karşı” olduğunu açıklasa da. Muhafazakâr demokrasi bunu gerektiriyor. Nazlı ılıcak 28 Şubat fantezisiyle meşgul Çevik Bir 29 şubata denk getirseydi post modern darbeyi yeni bir efsanemiz bile olurdu!

Eli kanlı diktatörlere karşıyız, keşke Osmanlı yeniden kurulsa da devlet-i aliyye’ nin selameti için ne kadar muhalif varsa çoluk çocuk demeden hepsinin kellesini kesse.”

Türkiye reel politiğinin geldiği son nokta, ya da ülkenin hal-i pür melali budur.

Gerek uluslararası kamuoyunda gerekse iç kamuoyunda aradığı desteği bulamayan ve yalnızlaşan AKP rejiminin çareyi ötekileştirme ve mezhepçi politik tavrı tek çare olarak kendi muhafazakâr-milliyetçi tabanına dönük söylemleri günü kurtarmanın kaygısından başkaca; yapacak bir şeyin kalmadığını gösteriyor. İçine düştükleri çelişkilerden ve hatadan dönme erdemini gösterebilme yetisine sahip olmadıkları için de her geçen gün daha bir hırçınlaşıyorlar, Esad’a, Alevilere-Şiilere karşı daha provakatif söylem ve eylemlerle; Suriye ye müdahale ortamı yaratmanın çabası içerisine giriyorlar.  Değilse Esad gidecek, emevi camiinde namaz kılacaz,  muaviyenin türbesini yapacaz, yandaş medyanın Alevilere-Şiilere yönelik iftira, hakaret ve tehditkâr karalama kampanyaları, tüm bunlar aklı başında insanların yapacağı şeyler değildir. İster şizofrenik bir ruh hali ister somatizasyon bozukluğu deyin:   Gelecek kariyerlerini Esad ın gitmesi ve Şii hilalinin belinin kırılması üzerine kuran ve politik argümanlarını bu minvalde kurgulayan derin strateji iflas etmiştir.  Bu durum neo Osmanlıcı muhafazakâr iktidarda Enver paşa psikolojisi yaratmıştır. Korkarım bu psikolojiyle üçüncü dünya savaşının fitilini ateşleyerek son bir hamleyle bu şizofreni halinden ebediyen kurtulacaklar. Lakin tüm Ortadoğuyu ateşe vererek gidecekler.

Ama ümidimiz giderken yalnız gitmeleri yönünde. Yaşadıkları ve yaşattıklarıyla tarihe geçeceklerinden şüpheleri olmadan.

Atakan YILDIRIM

The following two tabs change content below.

Atakan YILDIRIM

One thought on “Giderken Yalnız Gitmeliler

  • canpolat

    Muhteşem bir yazı olmuş. Maşallah, teşekkürler.

    Yanıtla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.